Kişisel Bütünsellik, Kendi Sesini Keşfet

Tarih

Hepimiz bir yolculuktayız. Kaçımız kendi yolculuğumuza âşığız? ’’Biraz da serüvendi yaşamak, belki yatkındı büyük yolculuklara ki serüvenler daima büyük aşklar ve büyük yolculuklarla başlar’’ diyen Ahmet Telli, sanki sonu bilinmeyen bir filmin, merakını ve heyecanını anlatıyor. Yolculuğu serüvene dönüştüren, sürükleyici yapan, her gözlem ve deneyimden keyif almamızı sağlayan nedir? Meraklı ve heyecanlı olmanın sürekliliği mümkün müdür? Kendi sesinizi keşfetmek ve kişisel bütünlük nasıl bir şey olmalı? Hadi birlikte bakalım.
4 Farklı Enerji, 4 Farklı Zekâ
Doğuştan gelen 4 farklı zekâmız bulunmaktadır. Zihinsel zekâ(IQ), vizyonu temsil eder. Fiziksel zekâ(PQ), disiplini temsil eder. Duygusal zekâ(EQ), tutkuyu temsil eder. Ruhsal zeka(SQ), vicdanı temsil eder. Kişisel bütünlük, 4 farklı zekânın enerjilerinin uyumlu olması anlamına gelir. Bu enerjilerin gereksinmelerini keşfedelim.
Zihnin ihtiyacı, büyüme ve gelişmek için öğrenmedir. Bu dünyaya, mevcudumuzu korumaya gelmedik. Bedenin ihtiyacı, varlığını sürdürmesi için yaşamak ve beslenmektir. Baltayı bilemek, değişime adapte olmayı sağlar. Kalbimizin ihtiyacı, sosyal varlık olmamızın belirteci, ilişkilerimiz ve sevmektir. Yalnızlık ve ayrılık duygusundan uzaklaştırır. Ruhumuzun ihtiyacı ise, iz bırakma ve miras bırakma istediğimizin oluşması için, anlam ve bağlantı kurmaktır. Büyük resmi görmemizi sağlar. Yalnız olmamızdan daha iyisi birlikte olmamızdır. Karşılıklı bağımlı olunan bu süreç, yaşamak, sevmek, öğrenmek ve miras bırakmak üzerine, gözlem ve deneyimleri içerir. Bu bizlere, neyin önemli olduğunun mesajını verir. Hayat yolculuğumuzun navigasyonudur.
Yaşam amacı, yapmaktan keyif aldığınız şeyin, bütüne hayrının olmasıdır.
Navigasyonumuzu Tanıyalım
Kişisel yolculuğumuzda, sürekli rota hesaplanıyor uyarısı almak ve yolda kalmak önemlidir. Bu uyarıyı bize verecek iç ses, vizyon, disiplin, tutku ve vicdandan beslenmektedir.
Vizyon: ’’Zekanın göstergesi, hayal gücüdür’’ demiş Einstein. Gerçekleşmiş hayallere vizyon denir. Bir ufuk çizgisidir vizyon, oraya nasıl gideceğimiz ise misyondur. Zihnimizin gözüyle insanlarda, projelerde, amaçlarda ve girişimlerde neyin mümkün olduğunu, gelecekteki durumu görme vardır. Yaşam amacı ve değerlerle ilişkili olan, uzun vadeli, heyecan verici, zihnimizin ihtiyacının imkânla buluşmasıdır. Bu ihtiyacın imkân ile buluşmasında, her gün tekrar yap, bir daha yap dedirten dopamin salgılanır. Yolculuğun varacağı noktanın konumu, sosyal algısı ve statü oluşturması ise seretonin salınımını artırmaktadır. Bu mutluluk hormonları, yapmaktan keyif alma durumunu yaratanlardır.
Arzular, hayaller, umutlar, hedefler, planların varlığı, aynı zamanda fiziksel olarak ta var olmayı doğurur. Hayalinizdeki evin projesi ya da müziğin notasının olması gibidir. Size özgü olanı bularak, görev ve rollerinizi bilmeyi, amaç ve anlam duygusunu geliştirmeyi içerir.
-Vizyonunuz iç sesinize, enerjinize, size özgü olan yeteneğinize hitap ediyor mu?
-İçsel bir çağrı yaparak, kendini adamaya değecek bir amaç veriyor mu?
Liderliğiniz sadece bir şeyler yaptırmak, işleri tamamlamak, başarmak değildir. İnsanlara inanmak, potansiyellerini keşfetmelerine ve gerçekleştirmelerine yardımcı olmak, kendi seslerini bulmalarını sağlamak ile ilgilidir. Liderler izlendiğini bilirler. Bütüne olan hayrını, bu izlenme ve yansıtma ile ortaya koyar.
Disiplin: Vizyonu gerçekleştirmek için gereken özveri, yürütme ve iş bitirmedir. Gerçekliği, Smart hedefler haline getirerek tanımlar. Beynimizde bulunan RAS, dikkat ve enerjinin odaklanması için bu gerçeklik ağlısına ihtiyacı bulunmaktadır. Disiplin, özgürlüğü ve seçim hakkını barındırır. Disiplinsizlik ise, ruh haline, anlık hazza ve tutkulara köle olur. Başarılı insanlar, başarısızların yapmaktan hoşlanmadıkları şeyleri, sevmeseler de yapmayı alışkanlık haline getirenlerdir. Disiplinsizlikte nedenler, mazeretler, mağdurlar, kurbanlar vardır. Disiplinde ise öncelikleri sıralama ve nasıllar, ne mümkünler ve seçenekler vardır. Disiplinde ‘’cağım, ceğim’’ kullanılırken, disiplinsizlikte ‘’meli, malı, gerek, lazım’’ kullanılır. Disiplinde özgür seçim ve ‘’ yapacağım’’ vardır. Diğerinde ise ‘’yapmalı, yapmam gerek’’ vardır. Disiplinli insanları herkes sever. Özsaygısı ve özdeğeri yüksek kişiler deriz. Kendimizde eksik olanla, bağ kurma istekliliğimizi artırır. Oksitosin salınımı artarken, disiplinli olmak için çekilen acıyı örtecek ve keyif almaya dönüşecek endorfin salınımıda artmaktadır. Takdir görme, ne yapıyorsan bir daha yap, her zaman yapı sağlayan, dopaminde artış görülecektir.
Tutku: Kalpten gelen, iyimserlik, heyecan, duygusal bağ ve kararlılık ile kendini gösterir. Koşulların içinde değil, seçeneklerin gücündeki şevk ve istektir. Sorunların parçası olmak yerine, çözümlerin parçası olmayı getirir. Tutku, vizyon ve disiplinin kaynağındaki yakıttır. Yapmaktan keyif alırken, zamanın nasıl geçtiğini unutturandır. Peki, tutkumuzu nasıl keşfedeceğiz? Size özgü olanı bulmalı, benzersiz yeteneğinizi keşfetmeli, rolünüzü ve amacınızı bulmalısınız. Kendini bilme yolculuğunu yunan kökenli bir felsefede şöyle anlatmıştır. ‘’Kendini tanı, kendini kontrol et, kendini ver’’ Kendini bilme yolculuğu zordur ve cesaret ister. Her gün aynı seni tekrar tekrar yaşayan, benzer duyguları ve deneyimleri, kimliğimizi tekrarlayarak devam eden hayatımızda, bunu kırmak cesaret ister. ‘’Cesaret, tutkunun özüdür’’
İş dünyasında, yetenekleriniz ve iş uyumu oldukça önemlidir. Yeteneklerinin olmadığı bir işte, bilgi ve beceri sahibi olunabilir. İnsanlar, becerilerine ihtiyaç duyulan, yeteneklerine ihtiyaç duyulmayan bir işte çalışıyorlarsa, iş yeri hiçbir zaman onların tutku ve seslerine hitap edemeyecektir. İşlerini yaparken, her zaman denetim ve motivasyona ihtiyaç duyacaklardır. İçsel motivasyonun oluşması için, tutku ve arzunun olduğu yeteneklerin iş ile uyuşması oldukça önemlidir. Öğrenme yeteneği, hafıza ve istekliliğin sürekliliği açısından dopamin ve seretonin salgısı yüksek iken, işine tutkulu insanlara daha çok güveniriz ve bu da oksitosin salınımını artırır.
Vicdan: İçimizdeki ahlaksal yasa ile davranışın örtüşmesidir. İçimizdeki adalet ve hakkaniyet duygusu, doğru ve yanlışı kavrayış, neyin iyi ya da kırıcı olduğu, katkıda bulunan ya da zarar veren, güzelleştirme veya yok etme, hakiki ya da sahte olup olmadığına ilişkin duygunun varlığını kabul etmedir. Vicdan, sakin, sessiz, huzurlu sestir. Ego ise zorba, despot ve diktatördür. Tehdide göre hayatta kalmak için çözüm bulmaya çalışan egonun ilk adımı, iyi ya da kötü ayrımını yapmaktır. Bu nedenle kontrolcüdür. Ben diyen egoyu demokratikleştirerek, biz veya hepimiz demeye davet eder. Bağımsız durumdan bağımlı duruma taşırken, yaşamla bağlantı kurma ve anlam arayışının köprüsü olur.
Vicdan niçini sağlar, vizyon neyi başarmaya çalıştığımızı tanımlar, disiplin nasıl başaracağımızı gösterir. Tutku ise, niçin, ne ve nasılın ardındaki duyguların gücüdür. Vicdan tutkuyu duygudaşlığa dönüştürür. Hepimizin susmayan zihnini, huzura ve bütünlüğe kavuşturur. Egonun tespit ettiği tehdide karşı, iki seçeneğin dışında, 3. seçeneği veya daha iyiyi bulmaya çalışır. Sadece vizyon, disiplin ve tutkunun olduğu, vicdanın olmadığı liderler, itaatkar, bağımlı kişiler yaratırlar. Vicdan, lidere özsaygı ve dürüstlük kazandırır. Bütün ile kurulan bağlantı ve anlam, mutluluk hormonlarının artışına sebep olacaktır. Büyük resim ile uyumluluk oksitosin hormonunun artışı ile ödüllendirelecektir.
Güçlü İnsanda; Umut ve Değişim
Tüm kalbimizle yaşamak ve sevmek istiyorsak, değişim yapabileceğimize inanmaya ihtiyacımız var. Martin Luther King’in güç tanımı: Değişimi meydana getirme yeteneğidir. Bu yeteneğin ortaya çıkmasına engel, geçmiş duygu ve düşüncelerin, benzer kimliğimizi yaşatma çabasıdır. Umut ve değişim, tutum olarak iyimserliği temsil eder. Olaylara, kişilere karşı kendi iyimserliğinizi gün içinde koruya biliyor musunuz?
Burada bağlantı kurmamızı güçlendirecek, düşünüş biçimi ve biliş sürecini belirleyen umut etmektir. Umut, hedefleri belirleme kabiliyeti ve gitmek istediğimiz yeri bilme durumudur. Nasıl gidileceği konusunda, esnekliği koruya bilme ve alternatif rotalar geliştirme yeteneğidir. Kendimize inanarak, ‘’evet bunu yapabilirim’’ demektir. Umut; hedefler belirlerken, peşinden gitme kararlılığı ve azmine sahip olma, kendi yeteneklerinize inanmaktır. Umut, öğrenile bilen bir şeydir. Çocuklar umudu, kopyaladıkları anne ve babalarından öğrenirler. Çocuklarınızın umutlu olma halini geliştirmek istiyorsanız, onlara sınırlar, tutarlılık ve destek vermeniz gerekmektedir.
Kendi Sesinizi Bulmaya Yönelik Sorular
-Ailemde, toplumda, çalıştığım kurumda neyi algılamaya ihtiyaç duyuyorum?
-Disiplin altına aldığımda, uyguladığımda, o ihtiyacı karşılayacak yeteneğe sahip miyim?
-İhtiyacı karşılama fırsatı, tutkuma hitap ediyor mu?
-Vicdanım bana, harekete geçme ve işe dâhil olma ilhamı veriyor mu?
Kendi Yolculuğuna Âşık Olmak
Eğer bir ağaç kuş olmadığına dertlenirse, kısa sürede kurur. Eğer bir ağaç insan zihnine sahip olsaydı, özgürlüğü uçmak zannederdi, üzerine konan her bir kuşu, kıskanırdı. Toprakta olmak ona acı verirdi. Tamda yaşadığımız bunlarla ilgilidir. O kadar başkalarına, dışarıda olana odaklıyız ki, kendi gerçekliğimizden uzak, sesimizi kaybetmiş, yolda gördüklerimize seyirci değil, kıskançlık içinde anlamlandırmaya çalışıyoruz. Bildiğimizi yaşamak isterken, bilginin ağırlığında acı çekiyoruz. Kendi yolculuğunun keşfi, seni hafifletecek olan meraklı olmandır. Sadece sana özel olan, hiç kimsede olmayan, seninle anlam bulacak olana odaklandığında, yolculuk ve keşif başlayacaktır. O zaman, vizyonun, disiplinin ve tutkun, seni saati kurmadan uyandıracak şeylere dönüşür. Yaşamındaki anlam arayışın, bütünün içindeki seninle bağlantı kuracaktır. O zaman Ahmet Telli’in şiirindeki şu sözü, tamda beni anlatıyor diyeceksin. ‘’İçinde kıpırdanıp durur, ufuk çizgisi’’

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Sosyal Medyada Paylaş

Popüler Yazılar

Bunları da sevebilirsiniz
Bunları da sevebilirsiniz

Mutfak Dünyasının Sessiz Dönüşümü ve Geleceğin Gastronomisi

Mutfağın sıcak buharları arasında, bıçağımın sebzeleri dansla kucakladığı anlarda...

Mutluluğun Sırrı: Alma Verme Dengesinin Gizemli Gücü

Hayatın her alanında, evde, sosyal çevremizde ve iş yaşamımızda...

Kozmetik Alışverişinin Getirdiği Mutluluk

Kozmetik alışverişi, birçok kişi için sadece bir ihtiyaç olmanın...

Teknolojinin hekimlik sanatına etkisi ve geleceğin tıbbı

“Hekimlik, bilimle beslenen bir zanaat, insanla bütünleşen bir sanattır,...