Gümrük Vergileri / Tarifeleri

Tarih

Küreselleşen ve dolayısıyla “Küresel Köy” adını alan dünyamızda küresel organizasyonlar ülke sınırlarını aşan, dünyanın hemen her ülkesinde küresel bağlamda etkisini gösteren uluslarüstü kuruluşlardır. En önemlileri arasında Birleşmiş Milletler (UN), Uluslararası Para Fonu (IMF), Dünya Bankası (WB), Dünya Ticaret Örgütü (WTO) ve Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) sayılmaktadır. Bunların açık/doğrudan veya örtülü/dolaylı amaçları arasında küresel ticaretin serbestleştirilmesi de yatmaktadır. Bunda da en önemli parametre küresel ticaretin önündeki en dik ve kalın duvar olan gümrük vergilerinin uluslararası iktisat ve uluslararası ticaretteki adıyla tarifelerin indirilmesidir.
Siyasal, sosyal, ekonomik, mali, kültürel vb. değişimler, dalgalanmalar optimum, uzun vadeli çözümler yerine populist, faydacı, kısa vadeli etkiye tepki çareleri daha kolay uygulanabilir ve tabandan destek sağlatabilir hale getirdiği için de “Küresel Köy Meydanı” son günlerde kaynamaya, meydanı toza dumana bulanmaya başladı. Bazı yorumculara göre ülkelerarası anlaşmazlıklar yerini “Ticaret Savaşları”’na bırakmaya başladı. En son NAFTA içinde bile belirdi. Hatırlayalım, 1994 yılında yürürlüğe giren Kuzey Amerika Serbest Ticaret Anlaşması, (NAFTA), ABD, Kanada ve Meksika arasındaki ticareti teşvik etmek amacıyla bu 3 ülke arasındaki ihracat ve ithalat üzerindeki gümrük tarifelerini düşürmek ve sıfırlayarak büyük bir serbest ticaret bölgesi yaratmak için imzalanmıştı. Ama 31 yıl sonra işler karıştı ve son ayın hemen her haber bülteninde bambaşka misilleme ve karşı misilleme hamleleri gümrük tarifeleri şeklinde karşımıza çıktı.
Bu girişten sonra anlaşılacağı üzere yazı konumuz “Gümrük Tarifeleri”. Hadi yakından bakalım.
Gümrük vergileri, ithal edilen malın ülke sınırından girişinde devletçe alınan vergilerdir ki temelde 2 amacı bulunmaktadır:
1.Devlet hazinesine gelir sağlamak ve
2.Yerli sanayiyi dış rekabete karşı korumaktır.
Gümrük vergileri tek taraflı olarak ve bir yasa ile konuyor ise böyle tarifelere, “Otonom Tarife”; uluslararası anlaşmalar ve karşılıklı görüşmeler sonucunda belirleniyor ise bu tarifelere de “Sözleşmeli Tarife” adı verilir.
“Tarife” ithalinde çeşitli mallara uygulanacak vergi oranlarını gösteren listeler anlamındadır. Bu listeler bizdeki adıyla 12 rakamdan oluşan Gümrük Tarife İstatistik Pozisyonu (GTİP)’na göre sınıflandırılır. Dünya Gümrük Örgütü (WCO) her 5 yılda bir Harmonized System (HS) kodlarını günceller ve GTİP’in ilk 6 rakamı WCO’ya üye tüm ülkelerce kullanılır. Bu ilk 6 rakam Armonize Sistem (Harmonized System-HS) Nomanklatürü kodunu, 7-8 inci rakamlar Avrupa Birliği ülkeleri tarafından kullanılan Kombine Nomanklatür (Combined Nomenclature-CN) kodunu, 9-10 uncu rakamlar farklı vergi uygulamalarımız nedeniyle açılan pozisyonları gösteren kodlarını, 11-12 inci rakamlar ise istatistik kodlarını gösterir.
Netice itibariyle HS ve bizim GTİP, dış ticarete konu eşyanın sistematik ve aynı şekilde sınıflandırılmasını yaparak uluslararası ticarette yer alan tüm kurumların, gümrük idarelerinin ve diğer paydaşların tek ve ortak bir dille anlaşmasını sağlamaktadır.
GTİP i de hatırlatmak gerekirse

Gümrük idareleri açısından “nomanklatür” kelimesi bir eşya cetveli anlamına gelmektedir.
Tarife Çeşitleri
Gümrük tarifeleri esasen Ad Valorem ve Spesifik olmak üzere 2 çeşittir. Bir de bunlara ek olarak ikisinin birleşimi olan Karma vergiler de bulunmaktadır.
Ad Valorem Tarifeler; ithal edilen eşyanın değeri üzerine uygulanacak bir orana dayalıdır. Örneğin, bir eşyanın ithalatında eşyanın CIF değerinin %100’ü oranında vergi alınması gibi olsun. Daha da açalım. ABC firması D eşyasını ithal ediyor olsun. D eşyasının da CIF değeri USD 10.000 olsun. Bu durumda D eşyası için ABC firmasının katlanacağı tarife oranı %100 olduğundan USD 10.000 ad valorem vergi ile D ürününün maliyeti (diğer tüm giderler 0 kabul edilirse) USD 20.000 düzeyinde olacaktır.
Spesifik Tarifeler ise; belirli fiziki miktar (ağırlık, hacim, uzunluk vb. ölçüler) üzerinden alınacak vergiyi miktar olarak ifade etmektedir. Eşyanın değerine (diyelim ki kalitesine göre ucuz mu pahalı mı) bakılmaksızın alınan vergilerdir. Örnek olarak gene ABC firması ve D eşyası için basitçe ve diğer tüm maliyet kalemlerini 0 kabul ederek hesaplayalım. D ürünü için spesifik tarife USD 500 olsun. Birinci kalite veya ikinci kalite değer farkına bakılmaksızın USD 5.000 olan D ürünü için ABC firmasının ödeyeceği meblağ USD 500’dür ve D ürünün maliyeti USD5.500 olacaktır.
Yukarıdaki açıklamalara istinaden spesifik vergiler özelliği itibariyle daha ziyade aynı kalitedeki standart ürünlere (madenler, tarım ürünleri) uygulanırken ad valorem vergiler kalite ve fiyat farklarının yüksek olduğu ürünlere (yüksek teknoloji ürünleri) uygulanır.
Karma gümrük vergisinde ise durum şu şekildedir: Örneğin, ithal edilecek hammadde gümrük vergisine tabi ise hammaddeye spesifik vergi uygulanır ve ek olarak ad valorem vergi de ithal edilen ülkenin ilgili sektörünü korumak için alınır.
Gümrük Tarifelerini Etkileri
Çok basit ve özet bir şekilde aşağıda gümrük tarifelerinin etkilerine bakarsak;
1.Üretime Olan Etkisi: Gümrük vergisi sonucu ithal eşyanın yurt içindeki fiyatı artar ve dolayısıyla yerli üretim de artar fakat bu yurtiçi kaynakların israf edilmesine yol açabilir.
2.Tüketime Olan Etkisi: Gümrük vergisi sonucu yurtiçi fiyatların artması yukarıda bahsedilen yerli üretimi artırırken tüketimin azalmasına neden olur.
3.Dış Ticarete Olan Etkisi: Yerli üretim artışı ve tüketimin azalması ithalatta daralma yaratır.
4.Devletin Gelirlerine Olan Etkisi: İthalat hacmini sıfırlamadığı sürece hazineye gelir kazandırmaya devam etmesidir.
5.Bölüşüme Olan Etkisi: Yurtiçinde üretilen ürün fiyatı artacağından tüketiciler daha fazla ödeme yaparken yerli üreticiler daha fazla kazanmakta ve tüketicilerden üreticilere doğru gelir yeniden dağılmaktadır.
6.Rant Etkisi: Tüketicileri olumsuz üreticileri ise olumlu etkilediği gelişmiş ülke ekonomileri için dile getirilmektedir. Az gelişmiş ülkeler ve gelişmeye açık endüstriler bağlamında ise uzun vadede olumlu etkileri olabilir. Burada önemli olan nokta tarifelerle koruma sağlamanın kalkınmaya olumlu etkiler yaratmasına bağlıdır.
7.Ödemeler Bilançosuna Olan Etkisi: İthal eşyanın yurtiçi talep esnekliğinin sıfırdan büyük olması durumunda tarife, ithalatı azaltacak ve ödemeler dengesi üzerinde olumlu etki yaratacaktır. Fakat ara mallar, hammaddeler ve enerji gibi girdiler üzerine konacak gümrük vergileri maliyetleri artırmaları nedeniyle ödemeler bilançosunda ters etki yaratabilir.
8.Döviz Tasarrufuna Olan Etkisi: Az gelişmiş ülkelerin lüks ithal ürünlere koydukları yüksek gümrük vergileri ile bunların ithalatı azalır ve döviz tasarrufu artar.
9.İstihdama Olan Etkisi: Yurtiçi üretimin artması istihdamı artırır.
10.Gelir Dağılımına Olan Etkisi: Zorunlu ve yoksul kesimin tükettiği ürünlere düşük veya sıfır gümrük vergisi ve zengin kesimin tükettiği lüks ürünlere konan yüksek vergisi ile zengin kesimden yoksul kesime gelir aktarımı yapıldığını gösterir. Bunun tam tersi de farklı gerekçelerle uygulanabilir.
11.Ülkelerarası İlişkilere Olan Etkisi: Gümrük tarifelerini yükselten ülkenin bu hamlesine karşı diğer ülkenin de gümrük tarifelerinde artış yapması ve siyasal ve ekonomik ilişkilerin bozulması.
Anlaşılacağı üzere gümrük tarifeleri mikro ve makro ekonomik açıdan oldukça etkilidir.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Sosyal Medyada Paylaş

Popüler Yazılar

Bunları da sevebilirsiniz
Bunları da sevebilirsiniz

Mutfak Dünyasının Sessiz Dönüşümü ve Geleceğin Gastronomisi

Mutfağın sıcak buharları arasında, bıçağımın sebzeleri dansla kucakladığı anlarda...

Mutluluğun Sırrı: Alma Verme Dengesinin Gizemli Gücü

Hayatın her alanında, evde, sosyal çevremizde ve iş yaşamımızda...

Kozmetik Alışverişinin Getirdiği Mutluluk

Kozmetik alışverişi, birçok kişi için sadece bir ihtiyaç olmanın...

Teknolojinin hekimlik sanatına etkisi ve geleceğin tıbbı

“Hekimlik, bilimle beslenen bir zanaat, insanla bütünleşen bir sanattır,...