Gelecek Yönetim 1. Yıl kutlaması

Gelecek Yönetim Gazetesi”nin değerli okurları, değerli Erim kardeşim ve gazetemizin değerli yazarları,
24 Aralık 2024 gazetemizin kuruluş yıldönümü, neredeyse bir yıl olmuş bile. Aranıza Mart ayında katıldığımı düşününce, zamanın yine çok hızlı geçmiş olduğuna tanık oluyorum. Ve sorguluyorum, acaba zaman ışıktan da mı daha hızlı ilerliyor? Einstein en hızlı ışık demişti.
Başarılı nice yıllar diliyorum.
Geçen bir yıl içinde oldukça önemli işler yapıldığını, sosyal medyaya adım atılmış olduğunu, İngilizce yayın ile yurtdışına açılma aşmasında olduğumuzu ve “Gelecek Yönetim’in” giderek daha çok tanınır olduğunu, okunduğunu ve olumlu geri bildirimler alındığını Erim kardeşimizin yaptığı açıklamalardan sevinerek öğrendik ve gurur duyduk. Artık bir hayalin hızla gerçekleşmekte olduğunu somut olarak görebiliyoruz. Varılmış olan bu noktadan sonra da sürdürülebilir bir dinamizm ile kuşkusuz yola devam edilecektir.
2024 yılının mart ayında, bir arkadaşımın Suat dostumuza vermiş olduğu telefonumdan aranarak gazeteye davet edildim, prensip olarak “a priori hayır” diyememem nedeniyle, ve yeterli deneyimim olmamasına rağmen, heyecen duyarak bu deneyime katılmaya karar verdim. Başlangıç biraz zorladı ama çalışıyor ve keyif alıyordum; önceleri arada bir yazarım diye düşünürken, kısa süre sonra, zamanı gelince yollarım diye düşünerek, birkaç konuyu önceden hazırlamaya başladım. Moderatör grubunun içinde bulunduğum ve zaman zaman sunumlar yaptığım beş yıllık zoom grubumuzdaki çalışmalarımın birikimi ile, bilimsel konularda edindiklerimi ve daha pek çoğunu paylaşabileceğim yeni bir ortam fırsatı doğmuş oldu. Konularım doğrudan Gelecek Yönetim’in formatına uymuyormuş gibi görünse de Sanayi Devrimini anlamadan, dostumuzun yazısındaki modern depolama sistemini aniden ortaya çıkmış bir yöntem gibi görebilir, yıllardır konteynerlerin depolanmasının, modern ve kalabalık kent merkezlerinde büyük çok katlı otoparkların varlığının esas nedeninin Sanayi 1-0 daki buhar makinesinden başlayıp, Sanayi 3-0 da ortaya çıkan dijitalizasyon ve robotiğe kadar uzanmasının, gelişmiş hali olduğunu anlamak zordur.
Bu düşünceyi biraz daha geliştirerek Ortaçağ karanlığının Aydınlanma çağını başlatmasını, Rönesans ve Bilimsel Devrimlerin bilgi ve toplumsal düzende büyük gelişme sağladığını, Fransız İhtilali sonunda insan hakları, hukuk, adalet kavramlarının gelişerek kazanımları ıskalamayan toplumların gelişmelerini sağladığını, ıskalayanların ise Ortaçağ benzeri bir yaşam içinde hala kıvrandıklarını görmekteyiz.
Reform ile dinin kendi sınırlarına çekilmesinin toplumsal ve bilimsel gelişmede büyük etkisi olduğunu biliyoruz. 1663 yılında Engisizyon tarafından, Kopernik’in Heliosantrik evren görüşüne katıldığı ve bu görüşü savunduğu için ev hapsine çarptırılan ve 9 yıl sonra cezalıyken ölen Galileo Galilei, 1992 yılında Papa Jean Paul tarafından, tam 380 yıl sonra, affedilmiş, savunduğu görüş kilise tarafından doğru kabul edilmiştir. Yazılarımda bu ve benzeri konulara ağırlıklı olarak yer vermekte, yeni dünyayı anlamaya çalışırken geçmişte verilen uğraş ve çabaların günümüze olan etkisini irdelemeye çalışmaktayım.
Başarılı geçen ilk yıl en güzel başlangıçtır. Amaç daha fazla insana ulaşmak olduğundan, daha derin analizler yaparak hedefteki bu seçkin kesime daha kolay ulaşma yollarını bulmak olmalıdır. Bizleri izleyen, yıl boyunca bizimle olan, bizi destekleyen ve eleştirileriyle geliştiren herkese teşekkürler.
Bu gazeteyi kuran, büyük yükü çeken Erim kardeşimize ve yazılarıyla etkili olan herkese çok teşekkür ediyor, bu güzel gazetenin başarısı için yönetimin ve tüm yazarların daha çok emek vereceklerine inanıyorum.
Zaman hızlı koşma zamanıdır.