Ekonomik büyümenin en önemli itici güçlerinden biri olan girişimcilik ve küçük/orta ölçekli işletmeler (KOBİ’ler), modern ekonominin omurgasını oluşturuyor. İstihdam yaratmadan inovasyona, vergi gelirlerinden sosyal kalkınmaya kadar pek çok alanda kritik rol oynayan bu yapılar, sürdürülebilir ekonomik gelişmenin ve toplumsal refahın anahtarı konumunda.
Bir ekonomi profesörünün çarpıcı değerlendirmesine göre, “KOBİ’ler ve girişimciler, ekonominin bağışıklık sistemini oluşturuyor. Krizlere karşı daha esnek ve adaptif olan bu işletmeler, ekonominin toparlanma sürecinde öncü rol oynuyor. Büyük şirketler kriz dönemlerinde küçülmeye giderken, KOBİ’ler yenilikçi çözümlerle ayakta kalmayı başarıyor.”
İstihdama katkıları özellikle dikkat çekici boyutlara ulaşıyor. Türkiye’de toplam istihdamın yaklaşık yüzde 75’ini KOBİ’ler sağlarken, bu oran gelişmekte olan ülkelerde daha da yüksek seviyelerde. Bir istihdam uzmanı, “Büyük şirketler otomasyona yönelirken, KOBİ’ler insan kaynağına yatırım yapmaya devam ediyor. Bu da özellikle genç işsizliğin azaltılmasında kritik önem taşıyor” değerlendirmesini yapıyor.
İnovasyon ve teknolojik gelişmede de girişimciler başı çekiyor. Özellikle teknoloji startupları, geleneksel sektörleri dönüştürürken yeni iş modelleri geliştiriyor ve ekonomiye dinamizm katıyor. Bir teknoloji yatırımcısı şu önemli tespiti yapıyor: “Bugünün küçük girişimi, yarının unicorn’u olabilir. Türkiye’den çıkan başarılı teknoloji şirketleri bunun en güzel örneği. Özellikle fintech, e-ticaret ve oyun sektörlerinde dünya çapında başarı hikayeleri yazılıyor.”
Ekonomik kalkınmanın yerel dinamiklerinde KOBİ’ler vazgeçilmez bir rol üstleniyor. Anadolu’nun farklı şehirlerinde gelişen sanayi ve ticaret, büyük ölçüde KOBİ’lerin başarısına dayanıyor. Bir sanayi odası başkanı, “KOBİ’ler bulundukları bölgenin kalkınma dinamosudur. Yerel istihdamdan ihracata, vergi gelirlerinden sosyal sorumluluk projelerine kadar her alanda şehirlerine değer katıyorlar” açıklamasını yapıyor.
Ancak girişimciler ve KOBİ’ler ciddi zorluklarla da karşı karşıya kalıyor. Finansmana erişim, nitelikli personel bulma, bürokrasi ve dijital dönüşüm gibi konular başlıca sorun alanları olarak öne çıkıyor. Bir KOBİ danışmanı, “İşletmeler büyümek ve rekabet güçlerini artırmak istiyor ama kaynak bulmakta zorlanıyor. Banka kredilerine erişim hala büyük bir sorun” tespitini yapıyor.
Pandemi sonrası dönemde dijital dönüşüm hayati önem kazandı. E-ticaret, dijital pazarlama ve otomasyon artık bir tercih değil zorunluluk haline geldi. Bir dijital dönüşüm uzmanı, “KOBİ’ler için dijitalleşme, hayatta kalma meselesi. Dijital dönüşümü gerçekleştiremeyen işletmelerin önümüzdeki beş yıl içinde rekabet güçlerini tamamen kaybetme riski var” uyarısında bulunuyor.
Devlet destekleri de girişimcilik ekosisteminin gelişmesinde kritik rol oynuyor. KOSGEB, TÜBİTAK ve kalkınma ajansları gibi kurumlar, girişimcilere ve KOBİ’lere çeşitli destekler sağlıyor. Ancak uzmanlar bu desteklerin artırılması, çeşitlendirilmesi ve özellikle teknoloji odaklı girişimlere daha fazla kaynak aktarılması gerektiğini vurguluyor.
Uluslararasılaşma da KOBİ’ler için giderek daha önemli hale geliyor. E-ihracat platformları ve dijital pazaryerleri sayesinde en küçük işletmeler bile global pazarlara açılabiliyor. Bir dış ticaret uzmanı, “Artık size bir tık uzaklıktaki müşteri, dünyanın öbür ucunda olabilir. KOBİ’ler için sınırlar ortadan kalkıyor” diyor.
Sürdürülebilirlik ve yeşil dönüşüm de KOBİ’lerin gündeminde üst sıralara yerleşiyor. Karbon ayak izinin azaltılması, yenilenebilir enerji kullanımı ve döngüsel ekonomi uygulamaları, rekabet avantajı sağlayan faktörler haline geliyor. Bir çevre danışmanı, “Yeşil dönüşümü gerçekleştiren KOBİ’ler, hem maliyetlerini düşürüyor hem de yeni pazarlara erişim şansı yakalıyor” değerlendirmesini yapıyor.
Girişimcilik ve KOBİ’ler ekonomik büyümenin vazgeçilmez unsurları olmaya devam ediyor. Bu yapıların güçlendirilmesi ve desteklenmesi, sürdürülebilir ekonomik kalkınma için hayati önem taşıyor. Dijital dönüşüm, yeşil ekonomi ve uluslararasılaşma gibi trendler, KOBİ’lerin geleceğini şekillendirirken, bu dönüşümü başarıyla gerçekleştiren işletmelerin rekabet avantajı elde edeceği öngörülüyor. Gelecekte de KOBİ’lerin ve girişimcilerin ekonomideki rolünün artarak devam edeceği ve ekonomik büyümenin lokomotifi olmayı sürdüreceği değerlendiriliyor.”
Ekonomik büyümenin dinamosu girişimciler
Tarih