Aile Şirketlerinin Genç Varisleri Değişimi Yönetiyor

Türkiye’nin köklü aile şirketlerinde yeni nesil yöneticiler, dijital dönüşüm ve sürdürülebilirlik odaklı stratejilerle şirketlerini geleceğe hazırlıyor. Genç girişimciler ise teknoloji ve inovasyon temelli yeni iş modelleriyle ekonomiye taze kan getiriyor. İş dünyasında yaşanan bu değişim rüzgarı, geleneksel yönetim anlayışından modern ve dinamik bir yapıya geçişin sinyallerini veriyor.
Türk iş dünyasında kuşak değişimi her zamankinden daha hızlı gerçekleşiyor. Aile şirketlerinin genç nesil temsilcileri, aldıkları uluslararası eğitim ve küresel vizyonlarıyla şirketlerine yeni bir soluk getirirken, geleneksel iş yapış biçimlerini de modern yönetim anlayışıyla harmanlıyor. Özellikle dijitalleşme, sürdürülebilirlik ve kurumsal yönetim alanlarında radikal değişimlere imza atan genç yöneticiler, aile şirketlerini geleceğe hazırlıyor. Pandemi sürecinde hızlanan e-ticaret ve dijital dönüşüm projeleri, genç kuşağın öncülüğünde hayata geçerken, bu süreç şirketlerin rekabet gücünü de artırıyor.
Ülkenin önde gelen holdinglerinden birinin 28 yaşındaki yönetim kurulu üyesi, aile şirketlerinde sürdürülebilirlik için profesyonel yönetim ve kurumsal yapılanmanın şart olduğunu vurguluyor. Genç kuşak olarak bu dönüşümü gerçekleştirmeye odaklandıklarını belirten yönetici, “Geleneksel yönetim anlayışını tamamen reddetmeden, modern iş yapış biçimleriyle entegre etmeye çalışıyoruz. Bu süreçte en büyük avantajımız, teknolojiyi çok iyi kullanmamız ve global trendleri yakından takip etmemiz” değerlendirmesinde bulunuyor.
Diğer yandan, yeni nesil girişimciler de teknoloji odaklı iş modelleriyle dikkat çekiyor. Son 5 yılda kurulan start-up’ların %60’ının kurucusu 35 yaş altı girişimcilerden oluşurken, bu oran her geçen yıl artış gösteriyor. İş dünyası temsilcileri, genç girişimcilerin özellikle fintech, e-ticaret ve yapay zeka alanlarında global pazarlara açılabilecek projeler geliştirdiğine dikkat çekiyor. Bu dinamizmin Türkiye ekonomisi için büyük bir fırsat olduğu değerlendirmesi yapılırken, genç girişimcilerin inovatif yaklaşımları ve risk alma cesaretleri takdir topluyor.
Sektör uzmanları, önümüzdeki dönemde aile şirketlerinde yaşanacak kuşak değişiminin Türk ekonomisine olumlu yansıyacağını öngörüyor. Türkiye’deki aile şirketlerinin %95’inde önümüzdeki 10 yıl içinde kuşak değişimi yaşanması beklenirken, bu değişimin şirketlerin kurumsallaşma sürecini hızlandıracağı tahmin ediliyor. İstatistikler, genç kuşağın %80’inin yurtdışında eğitim aldığını gösteriyor. Bu durum, global iş yapış biçimlerinin ve yönetim anlayışının Türk iş dünyasına daha hızlı entegre olmasını sağlıyor.
Start-up ekosisteminde ise son 3 yılda 1 milyar doları aşan yatırım girişi gerçekleşti. Bu veriler, Türk iş dünyasında yaşanan değişimin ve dönüşümün somut göstergeleri olarak öne çıkarken, gelecek dönemde bu rakamların daha da artması bekleniyor. Uzmanlar, genç neslin getirdiği dinamizm ve inovasyon kültürünün, Türkiye’nin global rekabet gücünü artıracağını ve ekonomik büyümeye önemli katkı sağlayacağını vurguluyor.